Merak ediyorum, araştırıyorum, öğreniyorum, paylaşıyorum...
Her gün 120'den fazla ülkeden, 60'tan fazla dilde, 7.000’in üzerinde günlük gazete ve dergiye tam sayfa orjinal baskısıyla anında, daha gazete ve dergiler henüz basılıyorken ulaşmak istemez misiniz?
Cevabınız “Evet” ise Press Reader bu isteğinizi karşılayabilecek, ihtiyacınıza en iyi şekilde cevap verebilecek özelliklere sahip.
Siteniz, dersleriniz, sunumlarınız, Facebook, Twitter, Instagram paylaşımlarınız için göz alıcı tasarımlar yapmak, güzel yazılar hazırlamak istiyorsunuz ancak Photoshop gibi programları kullanmayı bilmiyorsunuz. Size herhangi bir program kullanmadan göz alıcı tasarımlar yapabileceğiniz bir online programdan, tasarım aracı CANVA’dan bahsedeceğim. “Ne isterseniz tasarlayın. İstediğiniz yerde yayınlayın.” sloganıyla kullanıcılara kolay tasarım hizmeti sunan Canva’nın sürükle bırak özelliğini kullanarak harika tasarımlar yapabilirsiniz.
Artırılmış Gerçeklik (Augmented Reality) uygulamaları artık bir çok yerde karşımıza çıkıyor. Bu video'da Artırılmış Gerçeklik teknolojisinin Türkçe öğretiminde nasıl kullanılabileceğine yönelik bir örnek çalışma bulunmaktadır. Artırılmış Gerçeklik örneği Yunus Emre Enstitüsü'nün Çocuklar İçin Türkçe kitabındaki sadece bir resim için hazırlanmıştır.
Mobil uygulama (kamera) kitaptaki resmi gördüğünde, o resim için hazırlanan artırılmış gerçeklik tasarımı (3D) ve evin bölümlerini anlatacak olan Ayşe ortaya çıkıyor. Ayşe, evin bölümlerini gezerek anlatıyor. Daha sonra anlattığı evdeki nesneleri kullanıcıya soruyor. Kullanıcı nesneleri doğru gösterdiğinde nesneler yeşil oluyor. Yanlış gösterilirse soru tekrar ediliyor.
Dil öğretiminde ve öğrenilenlerin pekiştirilmesinde Artırılmış Gerçeklik uygulamalarının nasıl kullanılabileceğine yönelik bir örnek. Hem "Artırılmış Gerçeklik" hem de "Sanal Gerçeklik" uygulamalarını dil öğretimini daha eğlenceli ve daha verimli hâle getirmek amacıyla kullanmak mümkün...
Artırılmış gerçeklik, gerçek dünyadaki fiziksel ortamı, bilgisayar aracılığıyla oluşturulan duyusal girdilerle canlı, dinamik ve gerçek zamanlı olarak hissedip yaşamamızı sağlayan ve ileride hayatımızın büyük bir bölümünde yer alacağını düşündüğümüz heyecan verici bir kavramdır. Detaylı bilgi için tıklayınız...
Bir ürününüz, bir derginiz, bir makaleniz, bir yazılımınız, bir yazınız, bir görseliniz var ve internette yayınlamak, paylaşmak istiyorsunuz. Veya başkalarının ürünlerini sitenizde, yazdığınız kitapta, dergide paylaşmak istiyorsunuz, ya da eklemeler yaparak geliştirmek ve belki de satmak istiyorsunuz. Aklınıza bazı sorular geliyor. Başkasının eserini olduğu gibi alıp kullanabilir miyim, paylaşabilir miyim? Başkasının eserini (yazı, resim, video, yazılım vb.) alıp olduğu gibi veya değişiklikler yaparak satabilir miyim? Birileri benim yazılarımı, resimlerimi veya herhangi bir eserimi alıp satabilir mi? Üzerinde değişiklik yapma hakkına sahip mi? Ya da Ben eserlerimi paylaşırken eserlerimi kullanmak isteyen kişilere hangi hakları kullanabileceklerini onlara nasıl söyleyebilirim?
Bir şeyler öğrenmek için hangi günü ve saati tercih edersiniz?
me:time tarafından Nisan-Eylül 2018 tarihleri arasında 600 öğrencinin katılımıyla gerçekleştirilen araştırma sonucunda hazırlanan bilgigrafiğini (infografik) Türkçe'ye tercüme ederek paylaşmak istedim.*
Hayat boyu öğreniriz. Hatta öğrenmenin anne karnında başladığına dair, hatta genlerle bile aktarıldığına dair çeşitli tezler ve araştırma sonuçları mevcut. Bu yazımda 2 önemli araştırma sonucuna değinmek istiyorum.
Bunlardan biri "Öğrendiklerimizin ne kadarını hangi yolla öğreniyoruz?"
ikincisi ise "Hangi yolla öğrendiklerimizin ne kadarını hatırlıyoruz?"
Bu iki soruya verilen cevaplar öğrenme/öğretme araçları ve yöntemleri açısından bize çok önemli bilgiler vermekte.
Dr. L.D. Rosenblum, Dr. Harold Stolovitch ve Dr. Erica Keeps tarafından yapılan araştırmaya göre öğrenilenlerin/bilginin % 83’ü görme, % 11’i işitme, % 3.5’i koklama, % 1.5’i dokunma ve % 1’i tatma yolu ile ediniriz.
Öğrendiklerimizi daha sonra hatırlama oranına baktığımızda ise Edgar Dale’nin Öğrenme Konisi bize;
Okuduklarımızın %10’unu,
Duyduklarımızın %20’sini,
Gördüklerimizin %30’unu,
Hem görüp hem duyduklarımızın %50’sini,
Hem görüp, hem işitip hem de söylediklerimizin %70’ini,
Hem görüp, hem işitip, hem söyleyip hem de yaptıklarımızın ise % 90’ını hatırladığımızı gösteriyor.
Not: Edgar Dale'nin kendi çalışmasında bir sayı, oran vermediği, sonradan yapılan ve yayımlanan çalışmalarla bu sayıların eklendiği ve bugün gelinen noktada Edgar Dale'ye atfedilen aşağıdaki grafiğin gerçek olmadığı ifade edilmektedir. Sayı ve oran bildiren bu grafiklerin nasıl ortaya çıktığı üzerine araştırmalar devam etmektedir. Bkz. People remember 10%, 20%…Oh Really?
Yukarıdaki araştırmalar göz önünde bulundurulduğunda hayat boyu öğrenmede, özellikle anadil ve yabancı dil öğretiminde/öğreniminde birden çok duyuya hitap eden görsel ve işitsel malzemelerin, tekrar ve telaffuz çalışmalarının, uygulama (pratik) ve pekiştirmenin öğrenilenlerin kalıcılığına olan etkisini görebiliyoruz.
Not: Bu sayfa, diğer yazılar için ihtiyaç duyulduğunda referans gösterme (bağlantı verme) amacıyla oluşturulmuştur.
Hayatımızın neredeyse her alanında görsel unsurlar çok yaygın bir şekilde kullanılmakta (reklam, afiş, uyarı işaretleri vb.) ve etki olarak kelimelerden daha ön plandadır. Bilginin kalıcılığı ve hatırlamaya olan katkısı açısından görsel unsurlar eğitim ve öğretimde çok önemli bir yer tutmaktadır.
Gartner teorisine göre insanlar öğrendiklerinin %11’ini duyarak, %83’ünü görerek %6’sını ise koklayarak, dokunarak ve tadarak öğrenir. Öğrendiklerini daha sonra hatırlama oranına bakıldığında ise Edgar Dale’nin Konisi bize okuduklarımızın %10’unu, duyduklarımızın %20’sini, gördüklerimizin ise %30’unu hatırladığımızı gösteriyor. (Detaylı bilgi için “Nasıl öğreniriz ve ne kadarını hatırlarız?” sayfasına bakabilirsiniz.) Dolayısıyla eğitim ve öğretimde görsel ve işitsel unsurları etkin ve uygun bir şekilde kullandığımızda öğrenilenlerin hatırlanmasına ve kalıcılığına ciddi anlamda katkı sağlamış oluruz. (Bakınız: Etkileşimli Tahta Tabanlı Materyal Tasarım Kriterleri)
Eğitimde teknolojik cihazların ve yazılımların kullanımına yönelik hazırladığım yazılarda görsel ve işitsel unsurların kullanımına imkân sağlayan araçlara daha fazla yer vermekteyim.
Bugünkü yazımda, eğitim ve öğretimde, özellikle anadil ve yabancı dil öğretiminde görselleştirme amacıyla kullanabileceğimiz “Kelime Bulutu Oluşturma” araçlarına değineceğim.
Kelime bulutu araçlarını, bir veya birden çok kelimenin seçilen nesne ile ilişkilendirilerek çeşitli efekt ve şekillerle yansıtılmasına yardımcı olan araçlar olarak tanımlamak mümkün. Aşağıda görmüş olduğunuz resimler kelime bulutunun ne olduğu konusunda fikir verecektir.
Kelime bulutu oluşturmak için internette ücretsiz kullanabileceğimiz birbirine yakın özelliklere sahip onlarca araç mevcut. Ben bunlardan en çok kullandığım biri ile ilgili detaylı bilgiler verecek, diğerlerinin listesini ise sayfanın sonuna ekleyeceğim.
* Kelime bulutu oluşturma konusunda çok fazla özelliğe ve nesneye sahip.
* İster bir kelimeyi kullanarak kelime bulutu oluşturun, ister birden çok kelimeyi. İsterseniz bir metni yapıştırın, metindeki kelimelerin sıklığına göre bir kelime bulutu elde edin.
* Oluşturulan kelime bulutunun içeriğine, yazı tipine, boyutuna, oranlarına istediğiniz gibi müdahale edebiliyorsunuz.
* Eksi yönlerinden biri, ara yüz dilinin İngilizce olması. Ancak site çok basit bir ara yüze sahip. dolayısıyla temel seviyede teknoloji okuryazarı olan kişiler de rahat bir şekilde kullanabilir.
“Visualize” (Görselleştir) butonuna tıkladıktan sonra sağ tarafta oluşan şekil üzerinde de değişiklikler yapmamız mümkün. Oluşan resmin üst kısmında bulunan “Edit” (düzenle) butonuna tıklayarak her bir kelimenin yerini, yönünü ve rengini tek tek düzenleyebilirsiniz.
Kelime bulutu aracının nasıl çalıştığını öğrendikten sonra bunu derslerinizde veya çeşitli çalışmalarınızda nasıl kullanacağınıza siz karar verin.
Aşağıda Word Art aracılığı ile oluşturulan bazı örnekler ve diğer kelime bulutu oluşturma araçlarının adresleri yer almaktadır.
Word Art Aracılığı İle Oluşturulan Bazı Örnekler
Diğer Kelime Bulutu Oluşturma Araçları/Siteleri
Merhabalar!
İsterseniz aşağıda yer alan listeye hemen geçebilirsiniz. Ancak listeye geçmeden önce iş yeri öğrenmesi hususunda birkaç kelam etmek istiyorum. Çünkü iş yeri biz yetişkinlerin en önemli öğrenme alanı...
RESİMDEKİ YAZILARI METNE DÖNÜŞTÜRME - PDF'Yİ WORD'E DÖNÜŞTÜRME
Bugün sık sık sorulan "Resimdeki bir yazıyı kopyalanabilir, düzenlenebilir bir metin dosyasına nasıl dönüştürebilirim?" sorusuna cevap vereceğim.
Elinizde bir .pdf dosyası veya bir resim (.jpg, .png vb.) var. Bu dosyalarda bulunan metinleri kopyalamak veya düzenlemek istiyorsunuz ancak mevcut şekli ile bu mümkün görünmüyor. Bir metin tarama programına ihtiyaç duyuyorsunuz. “Keşke, online bir program olsa da bilgisayarıma, telefonuma kurmadan metin tarama işlemlerini yapabilsem” diyorsunuz.
Dijital kameralarımız veya akıllı telefonlarımızla çektiğimiz fotoğraflara bir kaç dakika içinde çeşitli geçişler, efektler ve yazılar ekleyerek çok güzel videolar oluşturabiliyoruz.
Günümüzde özellikle mobil cihazlarda bulunan video veya ses düzenleme araçları ile çok kolay bir şekilde video klipler hazırlamak mümkün.